KAYSER KANUNUN İYİ VE KÖTÜ YÖNLERİ


 

     Önerilmesinin üzerinden üç yıl geçtikten sonra, ABD Kongresi, Suriye hükümeti ve müttefikleri Rusya, İran ve onlarla işbirliği yapan tüm silahlı oluşumlara yaptırım uygulayarak Suriye'deki sivillerin korunmasını sağlayan Sezar Yasasını (Sezar) ilk kez onayladı.Ayrıca, uzun süredir devam eden Suriye sorununa nihai bir siyasiçözüm sağlayacak geçici bir yönetim organın oluşturulması arayışı konusunda ABD hükümetine yetki verdi.Öyle ki, yaklaşık dokuz yıl süren bu sorun, bir milyondan fazla Suriyelinin öldürülmesine, yüz binlercesinin tutuklanmasına, milyonların yerinden edilip sığınmacı konumuna düşmesine neden olmuştur. Artı, Suriye'deki altyapının çoğunun yok edilmesine ve sanayi, tarım ve yaşamın tüm olanaklarının bozulmasına neden olmuş, Suriye'yi hayat bahşeden ruhtan yoksun bırakarak bir cesede dönüştürmüştür. 

Yasa, müstear bir isim olarakSuriyeli bir muhalifin kod adı olan Sezar'dan (Sezar) alınarak Sezar Yasası diye adlandırılmıştır. Bu şahıs askeri bir fotoğrafçı olarak, tasfiye edilen rejim hapishanelerinde tutulan 11.000 tutukludan 55.000 fotoğrafı hapishane dışına taşımıştı. Bu fotoğrafları çekip bunlarla birlikte 2013 yılında Suriye dışına kaçmayı başarmıştı. Böylecegeçen süre zarfında Suriye halkının çektiği acıların bir parçası niteliğinde, Suriye hapishanelerinde işkence altında ölenleri belgeleyen o fotoğrafları, bir resmi kanıt olarak Amerikan Kongresine sunma fırsatını elde etmek için Amerika'ya götürdü.

Geçtiğimiz yıllarda eski Başkan Obama’nın bir emriyle engellendiği gibi tekrar engellenmemesini sağlamak için yasa, Suriye halkının yaşadıkları dramın küçük bir kısmı olarak, çekilen görüntülerin ve bilgilerin gerçekliğinin FBI tarafından doğruladıktan sonra, kendisinden bir bölüm olarak ABD savunma bütçesine bağlandı.

Neticede yasalaşmasının arka planında Suriyeli ve Amerikalılara aitortak bir STK olan  (Suriye Acil Görev Gücü)’nün teşvik vardır.

Nitekim adı geçe STK’nın müdürü Muaz Mustafa, söz konusu projeninSuriye'de hesap verebilirlik, adalet ve barış yolunda atılmış bir adım olduğunu açıkladı.

Yasa,Geniş bir yelpazedeki kişilere, hükümetlere, kuruluşlara, şirketlere ve Suriye hükümeti ile ilişkisi veya alışverişi olan herkese,daha önce hiç olmadığı kadar ağır yaptırımlar getirmektedir.(Suriye'de komşularıyla barış ve güvenlik içinde yaşayacak olan demokratik bir hükümete etkili bir şekilde güç aktarımı yapmak da buna dahildir.) Rejim ve müttefiklerini yalnızlaştırıp bunlarla ilişkili hükümetlerin, kuruluşların ve insanların üzerine baskı kurmayı da içermektedir.

Bu yüzden bu yasa uygulandığında Suriye rejimine ve İran'a sıkıntı veripzor duruma soka bilir. Çünkü onları hem askeri hem de ekonomik olarak kuşatmaktadır. Özellikle küçük  ülke topluluğu Rusya'ya ait bir askeri çözüme izin verilmemesi konusunda ısrar etmektedir. Buna karşılıksahte dahi olsa Rusya’nın siyasi bir zafer peşinde olması bu ihtimali gücendirmektedir.

Söz konusu yasa, Suriye merkez bankası ve yeniden yapılanma sürecinde sisteme yardım etmek isteyenler için de yaptırımları içermektedir. Bu yüzden para birimleri çökeceği ve yaşam koşulları kötüden de kötü bir duruma geleceğinden dolayı Suriyelilerin acıları ve sıkıntıları artacaktır.

Sezar yasası veya başka cezalarınolmamasını umuyorduk. 2011 yılında Esad’ın mücrim rejimi özgürlük, sosyal adalet ve saygıyı talep eden; yağma, yolsuzluk ve güvenlik ihlallerinindurdurulmasını isteyen Suriye halkına insanca muamele etseydibu yasa ile öngörülenler mümkün olurdu. Ancak rejim, barışçıl protestoların ilk gününden bu yana yüzlerce ve binlerce kişiyi öldürüp tutuklayarak acımasızca şiddete maruz bırakarak bu güne kadar geldi.

Ancak halkımız, Suriye topraklarının büyük bölümünü işgal eden ve Suriye'yi bölmek ve servetini yağmalamak için çalışan terör örgütlerini destekleyen ve Siyonist varlığı korumak için tüm hareketleri ve eylemleriyle çalışan Amerika'ya güvenmemektedir.

Yasa ayrıca ülkeler ve oluşumlara yaptırım uygulamak için bir bahane ve şantaj haline gelebilir. Artı Amerika, tehdit ettiği bu oluşumlarla arasındaki sorunları çözmesi durumunda yasanın uygulanmasını dur

Nitekim bu, bölge halklarına düşman olan,servetlerini çalıp varlıklarını parçalamaya çalışan Amerikan idareleri için şaşılacak bir şantaj değildir.

Özellikle şu anda olduğu gibi, Filistin meselesini bitirecek, Siyonist varlık ve onunla ittifak eden baskıcı Arap rejimlerin maslahatını sağlayacak yüzyılın taslak anlaşmasını kabul ettirtme çabası içindedir.  

Ayrıca, Yeni Ortadoğu Projesi ve Amerika’nın ortaya koyduğu ve Irak'ta uygulamaya başladığı yaratıcı kaos,  şimdi bunları tamamlamak için çalışıyor.

Gerçek şu ki; Halkımızın Irak, Lübnan ve bölge halkındaki ayaklanmaları, bu projelerin geçmesine izin vermeyecek ve zafer elbette eninde sonunda halkların  olacaktır.

 

Muhammed Ömer Kerdas

Suriyeli yazar

 
Whatsapp