Devleti sömürgecilikten kurtarmayı amaçlayan kurtuluş savaşları dışında bütün çeşitleriyle gerçekleştirilen savaşlar ahlaki olarak kınanır.

Ekonomik savaşlar insanlığın bildiği en eski savaş türlerinden biridir. Savaşlar,  zenginlik kaynaklarına, uluslararası pazara hakim olmak için gerçekleşir. Geçtiğimiz asırlarda yaşanan klasik savaşlar askeri güçler kullanılarak gerçekleşiyordu. Günümüzde ise askeri güçle gerçekleşen savaşlara ihtiyaç duyulmaz duruma gelindi. Ek olarak şunu da diyebiliriz nükleer savaşlara olan ihtiyaç ortadan kalktı ve bakteriyolojik silahlar da dahil olmak üzere birçok alternatif savaş araçları türedi. 

Medeniyet ve ilerleme iddiasında olan büyük ülkeler arasında gerçekleşen ekonomik savaşların seyri ve yapısı çete savaşlarına dönüştü. Bu ülkeler, savaştığı ülkelere karşı üstün gelmek için geçmişte kullanılan korsanlık dahil bütün öldürücü araçları kullanıyorlar. 

Korona ile  yeni dünya düzeninde ekonomik ve politik dengeleri değişim oluştu.Korona salgın bir hastalık olmasıyla birlikte dünyanın kaderini kontrol eden yeni bir dünya düzenine doğru ilerliyor.   

Dünyada hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Korona öncesi ve sonrası olacaktır. Korona, yeni dengeler oluşturacak ve ekonomi anlamda etkili olan bazı ülkelerin ekonomik tekeline son verecektir. Ekonomi anlamda dünyada büyük bir değişim olacaktır. Fransa’da bir milyondan fazla şirket çalışmasını durdurdu ve on milyondan fazla insan işsiz kaldı. 

Fransız ekonomisi II. Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük düşüşünü yaşadı.

Korona süreciyle birlikte Eski Fransız Sağlık Bakanı (Philippe Doster):“Virüsün vücuttaki belirli organları yok edebilmesi ve havaya yayılabilmesi için dikkatle laboratuvarda üretilmiş ,hazırlanmış ve programlanmış biyolojik bir silah olduğunu söyledi.” 

Amerika'da zararın iki trilyon USD olduğu tahmin ediliyor. ABD Dışişleri Bakanı:”bu salgın hastalığın yayılmasına neden olan Çin Devletidir. Devletleri erken uyarmadığı için yayılmasına sebep olduğundan dolayı yargılanacağını belirtti.” 

Amerika, Korona’nın  bir komplo olduğunu doğruladı ve virüsü Çin virüsü olarak adlandırdı. Eğer bu durum kanıtlanırsa virüsün dünyada ekonomik büyümeyi yavaşlatmak ve dünyadan intikam almak için Çinli uzmanlar tarafından laboratuvarda geliştirilmiş olduğu anlamına geliyor. Bu şekilde Çin büyük bir insanlık suçu işlemiş olacaktır. 

İngiliz istihbarat şefi şunları söyledi: “Çin başlangıçta Koronanın yayılmasını gizledi. Bundan dolayı Çin cezalandırılmalı” dedi.

Trump, Dünya Sağlık Örgütü için finansal desteği durdurdu. DSÖ, ilk başta Korona’nın bulaşıcı bir virüs olduğunu reddetti. Daha sonra Korona'nın küresel bir kriz olduğunu ve çok sayıda insanın kurban gitmesine ve birçok yıkıcı etkilerinin olduğunu bildirdi.

Çin bu virüs ABD'nin Çin'i durdurmak, ekonomisini bastırmak, bilimsel, teknik ve ekonomik başarısıyla dünyayı yönetmesini önlemek için Amerika tarafından üretilen biyolojik bir silah olduğunu söyledi. 

Devletler basın aracılığıyla birbirlerini suçlamaya ve bu sorumluluğu birbirlerinin üzerine atmaya devam ediyor.

Büyük ülkeler silahlanma ve casusluk için büyük bütçeler ayırıyor. Bu paranın yarısı tıp ve sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi için harcanmış olunsaydı salgın hastalıklara, virüslere karşı mücadelede ciddi başarı sağlanıp  insanoğlunu tehdit eden görünmez tehlikelerden kurtulacaktı.

Dünyada Korona vakası resmi verilere göre bir milyondan fazla olduğu paylaşıldı. Bazı kaynaklara göre açıklanan resmi rakamların çok üstünde olduğu söyleniyor.  

En önemli soru ise dünya ülkeleri neden şimdiye kadar Korona virüsüne karşı ilaç geliştirmedi? Virüsün oluşturduğu tehlikeler düşünülmedi mi? Ölümcül silahlarıyla birkaç dakika içinde dünyayı yok edebilen devletler kendi halkına kısa zamanda solunum cihazları üretmekten ve temin etmekten aciz mi kaldı?   

Bu salgın sona erecek ve insanlık bu salgından kurtulacak.

İnsanlık, para için insanların ölümüne sebep olan kişileri ortaya çıkarmaktır.

Son olarak Korona küresel ve ekonomik dengeleri değiştirdi. Uluslararası Para Fonu'ndan mali destek talep eden ülkelerin sayısı 81 oldu.

Türkiye'den destek talep eden ülkelerin sayısı 93 oldu.

Subhi Dusuki 

Yayın Yönetmeni