Suriye'ye Güvenli Dönüş!


 

 

Suriye'de kalıcı bir siyasi anlaşmaya varmak amacıyla Aralık 2015'te Güvenlik Konseyi 2254 sayılı Kararı yayımlanmıştır. Bu karar: barış görüşmelerinin başlatılmasını da şart koşmuştur.  Suriye halkının ülkelerinin geleceğine dair karar verecek kişiler olması, sivillere karşı saldırılara son verilmesi, Suriyeli mültecilerin ve yerinden edilmiş kişilerin BM gözetiminde güvenli bir şekilde geri dönmesini kolaylaştıracak bir geçiş hükümetinin oluşturulması ve BM gözetiminde özgürce seçimlerin yapılması konusunda karara varılmıştır

Uluslararası toplum bu karar ile Suriye halkının demokratik bir hayat kurma amacıyla diktatör Esad'dan kurtulmasının mümkün olacağını idrak etmiştir. Suriye devrimini zayıflatmayı başaran diktatör Esad, Suriye Milli Ordusu tarafından özgürleştirilen bölgelerin çoğunluğu üzerindeki kontrolünü sağlanmasına yarayan Astana konferanslarına sığınmıştır.

Rusya, Suriye şehirlerinin ve kasabalarının yüzde 60'ından fazlasını yıktıktan sonra ancak ülkeyi fiili olarak işgali etmeyi başarmıştır. Bu da işgal devletinin rejimle önümüzdeki yüzyıla kadar süren anlaşmalar imzalanmasıyla gerçekleşmiştir. Rejim, varlığını sürdürmek ve uluslararası meşruluğuna onay almak için Suriyeli mültecilerin geri dönüş projesini teşvik etmeye başlamıştır., Rejimin iddiasına göre Suriye  güvenli bir ülke haline gelmiştir. Bu iddia aynı zamanda Suriye’nin yeniden imarı için ayrılan parayı ele geçirmek amacı da taşımaktadır.   

Suriye’de askeri operasyonların sayısında azalmanın olması ve Suriyelilerin çektiği acıların, sıkıntıların sona erdirmek için uluslararası anlaşma işaretlerinin ortaya çıkmasından hemen sonra Rusya, kendi çıkarı için  yine mülteci meselesini kullanmaya başlamıştır. Rusya, mültecilerin geri dönüşünü ve Suriye’nin yeniden inşasını garanti edebilen tek ülke olarak kendini pazarlamaya başlamıştır. Rusya’nın Suriye için siyasi çözüm arayışı Avrupa-Amerika’nın olumsuz tavrıyla karşılaşmıştır. ABD ve Avrupa siyasi çözümün ancak Cenevre müzakerelerinde ortaya çıkabileceğini belirtmiştir. 

Bu süreçte Suriye’de bir mutabakat gerçekleştirmek üzere olduğu konusunda çeşitli göstergeler ortaya çıkmaya başlamıştır. 

Suriye meselesine müdahil olan aktörlerin çoğu mülteci dosyasında fikir birliğine varmış ve bunu odak noktası haline getirmiştir. Buna karşılık tartışmalı hale gelen Suriye’nin imarı dosyası da ertelenmiştir. 

BM'nin Suriye elçisi Pedersen, yaptığı son açıklamada, Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri dönmesinin gerekliliği hususuna dikkat çekerek, BM 2254 sayılı kararının uygulanmasını gerekli olduğunu vurgulamıştır. Aksi halde Rusya'nın Suriye'deki varlığını meşrulaştırmaya dair önyargısının haklı çıkacağını belirtmiştir.  Suriye'deki krizin çözümüne yönelik siyasi sürecin başarıyla yürütülmesi konusunda Rusya ve Birleşmiş Milletler büyük rol oynamak durumundadır.

Yeni Dünya Düzeni, Suriye’yi yok etmek ve zenginlik kaynaklarını ele geçirmek için Rusya ve İran’a göz yumduğunu göstermektedir. Yeni Dünya Düzeni, Suriye'nin güvenli bir ülke olduğunu ve mültecilerin Rus işgali ve Esad’ın askeri çizmesi altındaki Suriye'ye dönmeleri gerektiğini öngörmektedir. Artı bunun için de Rusya’ya siyasi ve mali destek sağlanması için yeni bir adım atmıştır. 

Pedersen, 2254 sayılı Kararla ülke içinde yerinden edilmiş mültecilerin yerleşim alanlarına güvenli ve gönüllü olarak geri gönderilmeleri ve olumsuz etkilenen alanların uluslararası hukuka uygun olarak iyileştirilmesi için koşulların hazırlanması gerektiğine vurgu yapmıştır. Ancak zikir edilen koşulların yerine getirilmemiştir ve Esad rejimi varlığında bu koşul ve kanunların uygulanması mümkün değildir.

Moskova’nın, askeri operasyonların sona ermesi bahanesini öne sürerek, Suriyelilerin ülkelerine dönmelerini pazarlık konusu yaparak Birleşmiş Milletler platformda diplomatik bir girişim başlatılmasındaki amaç, Rusya'nın işgali bıraktığı harabeleri yaymak ve yıkımı yeniden inşa etmek için gerekli fonların temin edilmesinin gerekliliği ile bağlantılıdır. 

Tezgahlanan tüm komplolar karşısında, Avrupa ve Amerika'daki özgür Suriyeliler “Suriye Güvensiz Bir Ülke” adına bir kampanya başlatmıştır.  Ayrıca Esad rejiminin varlığında Suriye’de öldürme, yok etme ve ezme faaliyetleri devam ettiğinden dolayı güvenli bir ortam olmadığını bildirmek için faaliyetlerini yoğunlaştırmışlardır.

 

Uluslararası arenada tezgâhlanan tüm komplolar karşısında, Avrupa ve ABD’deki Özgür Suriyeliler, Suriye’de güvenliğin olmadığını deklare ederek Suriye'de insanlığın öldüğünü, yok edildiğini ve Suriye’de yaşayanların ezildiğini dünyaya duyurmakla birlikte, Esad rejiminin varlığında güvenli bir ortam olamayacağı gerçeğini tüm dünyaya bildirmek için faaliyetlerini yoğunlaştırmışlardır.

Whatsapp