Suriye devriminin başlangıcından şimdiye kadar Demokrasi, insanlık ve özgürlük sloganlarını kendine şiar eden gelişmiş dünya ülkeleri,özgürlük ve haysiyet çağrısı yapan Suriye dosyasının yönetimini karmaşık bir şekilde ele almıştır.
Suriye halkının taleplerinin arkasında durulduğunu ve Suriye Halkının Dostları adlı uluslararası bir grup kurulduğunu bu ülkeler ilan etmişlerdir.Görünüşte Suriye halkını, rejimin barbarlığından korumak için bunların kurulduğunu gösteriyorlar. Ama bunlar Suriye halkına ve devrimlerine karşı çıktılar.Devrimin zafere ulaşmasını engelleyip seri katil Beşar Esad’ın devrilmemesi için bütün güçlerini kullandılar.
1966 yılında yapılan uluslararası anlaşmaya göre Hafız Esad’ın Savunma Bakanlığını almasını kolaylaştırıp daha sonra onlara hediye olarak da Kuneitra ve Golan’dan çekilip İsrail’e teslim edilmesi duyuruldu.Uluslararası sistem,Hafız Esad’ın İsrail’e verdiği desteğin ödülü olarak Suriye’nin yönetimini, zenginlik kaynaklarını sonsuza kadar almasını kolaylaştıran 1970 darbesine yeşil ışık yakmıştır. Ek olarak da Suriye yönetimi, Esad ailesi için miras olarak devredilmeye başlanmış ve yönetim sistemi babadan oğula geçişi kalıcı olarak değiştirilmiştir.Suriye devleti görünüşte cumhuriyetçi sistemle yönetiliyor. Ancak Esad ailesi, Suriye’nin zenginlik kaynakları üzerinde yönetim ve kontrolünü sağlamak adına monarşinin yöntemlerini benimseyip uygulamaya koymuştur.Uluslarası sistem, Suriye halkına Esad’ın askeri ve despot yönetim kırıntılarını bırakmıştır.
Uluslarası basın, Suriye’de gerçekleşen krizin,laikliği temsil eden Esad ailesi ve özgür Suriye halkını temsil eden özgür Suriye’yi ise İslami terörizm olarak lanse ederek,propaganda yaparak kamuoyuna sunmuştur.
Birleşmiş Milletler, Suriye halkına yardım bahanesiyle Beşar Esad rejimine yardımlarını ve desteklerini sağladı.
Bu yardımlar, Al-Firdous Vakfı, Mawred Vakfı, Bedaya Vakfı ve Suriye Genç Girişimciler Derneği gibi Esma El-Esad tarafından kurulan yardım kuruluşları aracılığıyla Suriye’ye ulaşıyordu.
Bu yardım kuruluşları,sivil olduklarını ve siyasetle ilgisi olmadıklarını ve BM yardımlarını ayrım gözetmeksizin tüm Suriye halkına ulaştırdıklarını iddia ettiler.
İsrail, Esad rejimine bir ödül olarak İran mezhepçi milislerin Suriye’ye girişini kolaylaştıran, Şiiliğin yayılmasını ve demografik değişimi sağlayan İran ve Rusya’ya emanet etmiştir. Rusya, rejiminin sivillere karşı kimyasal silah kullanması da dahil olmak üzere BM Güvenlik Konseyinde suç ve katliamlarını kınanmasına karşı çıkmış ve uçaksavar silahlarının Suriye halkına ulaşmasını engellemiştir.
İsrail, Suriye’de şehirlerin, kasabaların yıkılmasına, Suriye halkının öldürülmesine ve yerlerinden edinilmesine taraf ve memnun olan işgalci bir devlettir. İsrail ile normalleşmeyi kabul eden Esad, askeri yönetiminden razı olan kişilerin hayatta kalmasını destekliyor.
Esad diktatörlük rejimine isyan eden Suriye halkı, uluslararası toplumun istekleri doğrultusunda bir Suriye’yi kabul etmeyecektir. Suriye halkı, Suriye’nin uluslararası ülkelerin istediği bir ülke gibi olmasını asla kabul etmeyecektir. Suriye halkı, Amerika ve Rusya gibi büyük ülkeler tarafından uluslararası alanda desteklenen Esad rejimiyle savaştıkları için çektikleri acıların süresinin uzayacağını biliyorlar. Suriye için perde arkasında planlanan Siyonist varlığı koruyan ve destekleyen Esad ailesi kraterlerine yakın bir sistem kurulmak isteniyor.
Son olarak Suriye devriminin on yılına girerken devrimi bitirmek için Beşar, Rusya, Amerika ve İran, Suriye halkını öldürmeye devam ediyor.
Tehcir, tutuklamalar, ortadan kaybolan kişiler uluslararası ülkelerin gözetiminde gerçekleşmeye devam ediyor.
Özgür Suriye halkı tüm komploları reddediyor ve bu şerefli insanlar komplolara karşı çıkacak ve düşmanların yüzünde bir diken olarak kalacaktır. Suriye’de özgürlük isteyen insanları yok etmek için atom bombası kullanmak istiyorlarsa Özgür Suriye halkını yok etme hedeflerini gerçekleştirmek istiyorlarsa Suriye halkıyla mücadele etmeleri gerekiyor.Evet, Suriye halkı, devrimlerinin ilkelerine sadık kalacak ve Suriye’yi bölmek ve Suriye’nin bölgedeki rolünü düşürmek için tüm uluslararası sinsi planları engellemek için mücadele edecektir.
Süper güç devletleri, Suriye’yi Esad ailesinin çıkarlarına uygun bir Suriye’ye dönüştürmek için hazırladığı anlaşmaları Suriye halkı hiçbir koşulda kabul etmeyecektir.
Suriye halkı, Suriye’nin Esad çiftliği değil, büyük Suriye olduğuna inanmaya devam ediyor!
Subhi DUSUKİ
Genel Yayın Yönetmeni