Medeni dünya, geçen yüzyılın altmışlı yıllarında Suriye’nin zenginlik kaynaklarını talan etmesi ve onu sonsuza dek yönetmesini,ölümünden sonra oğullarına ve torunlarına iktidar koltuğunu bırakması için Mücrim Hafız Esad’ı atamıştır.
Suriye’yi yakmak ve küle çevirmek için bir senaryo oluşturdular.
Haziran çöküş dediği serencamın bir parçası olarak 1967’de Golan’ı İsrail’e vermesinden sonra Hafız Esad, Savunma Bakanlığına kabul edilmiştir. Daha sonra Tanzimat Hareketi adını verdiği 1970 askeri darbesini yaparak dünya desteğini ödül olarak almıştır. İsrail, Esad rejimiyle sınırlarını korumak için anlaştıktan sonra nüfuzunu genişletmek ve sınırlarını korumak için 1973 yılında Tişrin savaşına katılmıştır. İsrail’in Golan Tepelerini tekrar işgal etmesinden sonra savaş durdurulmuş ve ateşkes anlaşmasıyla savaş resmen sona ermiştir.
Hafız Esad yönetimi,İsrail’in sınır güvenliğini koruyan, gözetleyen ve rejimin varlığından emin olarak sükûnet içinde güvende olmanın tadını çıkardı.
Hafız Esad’ın ölümünden sonra Suriye yönetimine kan dökücü Başar’ın göreve başlamasını tebrik eden ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright’a açılış törenine katılma talimatı verilmiştir. Siyonist varlığın koruması ve babası ile İsrail arasında imzalanan antlaşmalara uyması için kendisinden neyin gerekli olduğu hatırlatılmıştır.
Suriye halkı, Esad darbelerine karşı özgürlük ve haysiyet çağrısı yaparak karşı çıkarken Beşar, İsrail’in bekçisi olarak kalmaya devam etmiştir. Suriye ekonomisini ve servetini elinde bulunduran Rami Mahluf’un dediği gibi İsrail’in güvenliği rejimin kalmasıyla mümkündür. İsrail’in yanında durmak ve onu korumakla Suriye devriminin zaferine engel olabiliriz.
Son zamanlarda, kırsal alanlara dağılmış 20’den fazla köyde,Ras Al-Basit, Qardaha, Jableh,Baniyas, Tal Kalakh kırsalı, Al-Haffah... Buralara ulaşan yüzlerce dönüm tarım arazisi yakıldı ve Lazkiye kırsalında birçok köy tahliye edilmiştir.
Hafız Esad,Suriye kontrolü ele geçilmesinden bugüne kadar Suriye kıyı taraflarında büyük yangın dalgası başlatmıştır.Resmi açıklamalarda yangınlar yüksek sıcaklıklar nedeniyle çıkmaktadır.Bu durum normal gösteriliyordu.Yangınları söndürmek için uzman itfaiyecinin bulunmaması nedeniyle yangınların bir türlü söndürülemediklerini söylüyorlar.Çünkü bunu Suriye Hava Kuvvetleri, Suriye halkını öldürmek ve şehirleri, kasabaları ve köyleri yok etmek ve yakmak için tasarlamıştır.
Rusya, yangın söndürme konusunda dünyanın en büyük hava filosuna sahip olmasına rağmen yangınları izlemekle yetindi. Rusya, İsrail’de yangın çıktığında yangın söndürme gücünü kullanmıştır. Rusya’nın yangınların yayılmasını izlemesinin en büyük sebebi, yanan ormanlık alanlarda Rus turistik şehirler ve köyleri kurmaktır.
Suriye rejimi orman yangınlarının doğal olduğunu iddia ediyor. Rejim, saraylar ve çiftlikler inşa etmek ve onları ailenin efratları adına kaydetmek amacıyla Esad ailesi ve Şabiha üyelerini yasal olarak sahiplenerek korumaktadır.Orman yakıldığı için Tarım Bakanlığı onu kaybeder ve halka ait olan kamu sıfatını özel mülkiyete bırakmış olur. Tam olarak senaryo budur.
Ayrıca Esad ve Mahluf ailesinin Şabihları uyuşturucunun alınıp satıldığı çetelerin merkezidir.Bu faktörler,uyuşturucu sevkiyatını orman, deniz kıyıları ve dağlık araziler üzerinden yaparken doğal bir koruma sağlar. Bundan dolayı bu ormanların yanması işlerine geliyor.Bölgenin denize yakınlığının yanı sıra bölge uyuşturucu ve silah ithal ve ihracatını da kolaylaştırıyor.
Sahil ve Lazkiye dağları, savaş tüccarlarının ilgi odağıdır. Bu bölgeler başta Rusya ve İran olmak üzere yabancı ülkelerin üzerinde çok hesap yaptığı en önemli ekonomik bölgeler arasındadır.Ayrıca Beşar Esad ve Rus şirketleri arasında imzaladığı sözleşmeler kapsamında Ruslara bahşettiği Rus turizm yatırımları, Ruslar ile İranlılar arasındaki rekabetin hızlanmasına neden oldu.
İranlılar bölgede nüfus sahibi olmak ve halkın geri kalanına ise Şia propagandası yaparak sahip olmak istiyor.
Subhi DUSUKİ
Genel Yayın Yönetmeni