Uluslararası Af Örgütü ve Airwars etkileşime dayalı bir internet sitesi kurarak, burada Rakka kentinde gerçekleşen binlerce yaralanma vakasını belgeledi. Bu çalışmanın modern zamanlardaki sivil can kayıplarına dair en kapsamlı ve derin araştırmalardan biri olduğu belirtilirken, ABD ve İngiltere halen ölü sayısını inkar etmekte ve gerçek sayının %10’unda ısrarcı davranmaktadır.
Uluslararası Af Örgütü, Uluslararası Koalisyon’un devasa boyutlardaki ölü ve yaralı sayısı ile Suriye’nin Rakka kentinde meydana gelen büyük yıkımı kabul etmesi gerektiği konusunda ısrar etmektedir. İnternet sayfası raporunu, iki yıl boyunca süren araştırma ve Haziran-Ekim 2017 arasında bu katliamdan kurtulan bazı kişilerin hikayelerine dayandırmaktadır.
DAEŞ Rakka’yı 4 yıl boyunca elinde tutmuş, bu zaman zarfında birçok savaş suçu işlemiştir. Örgüt DAEŞ’in bu suçlarının birçoğunu belgelemiş bulunmaktadır.
Uluslararası Af Örgütü Krizle Mücadele Programı üst düzey danışmanlarından Donatella Rovera şunları söylemektedir: “Şehre yapılan gelişigüzel bombardımanda binlerce sivil yaşamını yitirmiştir. Koalisyon güçleri şehri tamamen yerle bir etmiştir. Bu nedenle örgüt, koalisyon ülkelerinin durumu kabul etmesini ve gerçekleşen hatalarla ilgili bir soruşturma komisyonu kurmasını talep etmektedir. Komisyon vasıtasıyla sivillere yönelik bu tür trajedilerin gelecekte bir daha tekrar etmesinin önüne geçilmelidir.”
Örgüt bünyesinde faaliyet gösteren araştırmacılar Rakka’da iki ay geçirmiş, bu esnada 200’den fazla noktada incelemelerde bulunmuş, bombardımandan kurtulan 400’den fazla kişiyle görüşmüşlerdir. 124 ülkeden 3000’den fazla kişi araştırmaya katılmış, 11000’den fazla binanın tamamıyla yerle bir edildiğini belirtmişlerdir. Araştırmalarında çok sayıda fotoğraf, video ve uydu fotoğrafından yararlanmışlardır.
ABD Öncülüğündeki Koalisyonun Sürekli İnkarı Hayatta Kalanlara Hakarettir
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), sivil can kayıplarının sorumluluğundan kaçan ve koalisyon bombardımanları sonucu Rakka’nın %80’inin yerle bir olduğunu ve yüzlerce sivilin yaşamını yitirdiğini görmezden gelen, hayal kırıklığı niteliğinde bir açıklama yayınlamıştır.
Uluslararası Af Örgütü, kendisinin “İslam Devleti” olduğunu söyleyen silahlı örgütü kovmak için Rakka’ya yönelik saldırı gerçekleştiren Uluslararası Koalisyon’un işlediği suçları inkar etmesine karşılık olarak şu açıklamada bulunmuştur:
“Koalisyonun Rakka’da yaşamını yitiren sivillerin sayısı ve gerçekleşen yıkıma dair herhangi bir soruşturma yapmak şöyle dursun, gerçekleri inkar etmesi saldırılarda hayatta kalan ve hayatları ile kentlerini yeniden inşa etmeye çalışan kişilerin yüzüne indirilmiş bir tokattır.”
17 Ekim 2017’de, 4 yıl süren çetin bir çatışmanın ardından sahada Suriye Demokratik Güçleri liderliğindeki koalisyon kuvvetleri, DAEŞ’e karşı zafer kazandıklarını ilan etmiştir. Bu zaferin bedeli ise korkunç olmuştur. Şehrin %80’i yıkılmış, yüzlerce sivil can vermiş, koalisyon kuvvetleri eliyle şehir bombardımana maruz bırakılmıştır.
Koalisyonun şehre verilen zararda pay sahibi olduğunu inkar etmesi son derece absürttür. Bu da koalisyonun sorumluluğunu kabul etse dahi, kurbanlara karşı yükümlülüklerini yerine getirmekten kaçınacağını gözler önüne sermektedir.
Bu bağlamda Rakka ziyaretinden yeni gelmiş olan Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Kumi Naidoo şunları dile getirmektedir: “Endişe verici olan, Pentagon’un Rakka’daki ‘katliam savaşı’nda yaşamını yitiren yüzlerce sivil için özür dileme konusunda hiçbir istek göstermemesidir. Bu, koalisyonun başlarına sürekli olarak yağdırdığı cehennem alevlerinde sevdiklerini kaybeden kişilerin ailelerine yönelik bir hakarettir. Zira bu kişiler senelerce DAEŞ’in vahşi yönetimi altında kıvranmışlardır.”
Naidoo ayrıca şunları söylemektedir:
“Bugün savaşın bitmesinin üzerinden iki yıl geçmişken, kurbanlar ve aileleri adaletin gerçekleşmesinin önünde birçok engelle karşılaşmaktadırlar. Koalisyonun şehre verilen zararda pay sahibi olduğunu inkar etmesi son derece absürttür. Bu da koalisyonun sorumluluğunu kabul etse dahi, kurbanlara karşı yükümlülüklerini yerine getirmekten kaçınacağını gözler önüne sermektedir.”
İşrak